Translation: from turkish
püskürtmek
-
1 püskürtmek
püskürtmek Gas ausstoßen, ablassen, ausspritzen;(geri) püskürtmek Feind zurückwerfen -
2 püskürtmek
впры́скивать разбры́згивать* * *-i, -e1) отбра́сывать, отража́тьdüşmanı geri püskürtmek — заста́вить проти́вника отступа́ть; отбро́сить проти́вника
2) рассе́ивать, распыля́ть, разбры́згивать -
3 püskürtmek
(-i, -e)1. 使喷出, 使喷射2. -i 打退, 击退: düşmanı \püskürtmek 打退敌人, 击退敌人, 迫使敌人后撤 使消散, 使扩散, 使散射, 使四溅 -
4 püskürtmek
В, Д1) воен. отбра́сывать, отража́тьdüşmanı geriye püskürtmek — заста́вить отступи́ть проти́вника; отбро́сить (отрази́ть) проти́вника
2) заставля́ть бры́згать (пры́скать)3) рассе́ивать, распыля́ть, разбры́згивать (газы, жидкости) -
5 püskürtmek
-
6 püskürtmek
geriyə oturtmaq(hərbi), dəf etmək; düşmanı geriye püskürtmek – düşməni geriyə oturtmaq; 2) çiləmək, püskürtmək, tozlandırmaqçiləmək, püskürtmək, tozlandırmaq -
7 püskürtmek
бөркев; сибү -
8 püskürtmek
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > püskürtmek
-
9 püskürtmek
v. spray, spray on, spout, atomize, vaporize, belch, repulse, repel, beat off, dash, pulverize, squirt, vomit -
10 püskürtmek
pijiqandin--------pijiqîn -
11 püskürtmek
тебгъэцIырэн/зэкIэгъэкIожьын -
12 püskürtmek
"to spray, to belch; to repulse, to repel, to fight sb/sth off" -
13 püskürtmek
"/ı/ 1. to spray; to dust. 2. (for a volcano) to spew out, spume forth (lava). 3. vigorously to repel, repulse, or drive back (an attacker)."
Look at other dictionaries:
püskürtmek — i 1) Püskürme işini yaptırmak 2) Hızla ve savurtarak çıkarmak 3) Fışkırtmak 4) mec. Geri dönmek zorunda bırakmak Düşmanı hem de kanadı kırık hâlimizle, hangi güçle geri püskürttük? H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
boya tabancası — is. Sıvı boyayı püskürtmek için kullanılan alet … Çağatay Osmanlı Sözlük
fısfıs — is., hlk. Koku, ilaç vb. sıvıları püskürtmek için kullanılan araç … Çağatay Osmanlı Sözlük
fısfıslamak — i, hlk. Koku, ilaç vb. sıvıları püskürtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
flitlemek — i Flit vb. kullanarak bir yere ilaç püskürtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilaçlamak — i 1) İlaç sürmek 2) Mikroplardan arındırmak, zararlı böceklerden korunmak amacıyla ilaç püskürtmek veya sıkmak Ekici borç harç ilaçlayacaktı tarlasını. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
klorlamak — i, kim. 1) Mikroplardan arındırmak amacıyla suya düşük oranda klor katmak 2) Özellikle yünlü kumaşlara, ipliklere parlaklık vermek için klor gazına tutmak 3) Savaşta insanlara, hayvanlara ve bitkilere zararlı olması, öldürmesi için klor… … Çağatay Osmanlı Sözlük
püskürtme — is. 1) Püskürtmek işi 2) Sulu boya püskürterek çeşitli tonlarda yüzeyler elde etme tekniği veya bu teknikle yapılmış resim 3) sf. Püskürtülerek yapılmış Püskürtme sıva. 4) sf. Sıçramış, fırlamış Kızın ipek çorapları püskürtme çamur içinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıkmak — i, ar 1) Çevresine sarılarak veya bir şey sararak çepeçevre basınç altına almak Yalnız kalan kadın titriyor, hıçkırarak kucağındaki yavrusunu sıkıyor. Ö. Seyfettin 2) Bir şeyin suyunu, yağını, sıvı kısmını basınçla çıkarıp akıtmak Limon sıkmak.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
töskürtmek — i, hlk. 1) Hayvanı geri geri yürütmek 2) Düşmanı püskürtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
REŞŞ — Serpmek, püskürtmek. * Serpinti, serpintili yağmur, çisilti … Yeni Lügat Türkçe Sözlük